bu, duyguları ifade etmek anlamına gelir, bazen oyuncağı yere fırlatır, kapıyı arkasından çarpar, ayaklarıyla yere vurur, yumruklarını sıkar, bedenini gerer.
parausta, sesi yükselt.
bağırıyor, dövüşüyor, yere yatıyor.
kaktüsü kopardığında, bağırır ya da herkesten ayrılır ve saklanır, bazen tekme atar, eşyaları fırlatır, kendisine en çok hakaret edebileceğini düşündüğü şeylerle tehdit eder.
zyzimas, verksmas.
pradeda rekaut, priestaraut, verkt, nueina i kita kambari pasislept.
bağırıyor ve dövüşüyor
günde 2 kez
verkia, griūna
rekia, musasi
dinlemeden, kaçıyor.
verkdamas
anlık bir duyguyu ifade eder "kızdım!", döner, başka bir odaya çıkabilir ama çok hızlı geçer.
nepasitenkinim, ağlama, bağırma.
bağırıyor, ağlıyor.
nekalba su manimi, öfkeli ifadesini ve hareketlerini gösteriyor.
sako, kad "as su tavim nedraugauju"
ağlamakla, gözyaşı dökerek
verkimu, kritimu yerin üzerine, spyrimu, yerin üzerine oturuyoruz.
meta daikta, o sırada ellerinde
riekia, klykia
nekalba ve suskun kal.
susuruyor ve öfkeli bir şekilde konuşuyor ya da görmezden geliyor.
en sık bir şey atılır.
supyksta, nebendrauja. pabūna bir başına, sonra konuşuyoruz ve sarılarak ağlıyoruz. geçiyor.
kollarını kavuşturup yüzünü çeviriyor.
rekimu, musasi, verkia.
pakeltas ses, bağırma.
eşyaların fırlatılması.
sözlerle, yüz mimikleriyle, bazen işaret etmeye çalışıyor.